Ürkütücü olan suyu tanımaman, suya güvenmemen. Halbuki izle! O hep en güzel yoldan gitmese, kimi zaman bir yerlerde biraz daha beklese, hatta yeniden yağmur olmak için, doğru yere dökülmek için buharlaşsa bile.. sonunda başka sulara kavuşacağı yoldan gidiyor.
---
Sesin bir başkasının gözleri oldu şimdi.
Sen, 'hadi sen de gel, yatak soğuk, üşürüm' derdin.
O, öyle der gibi bakıyor.
Ben.. :) ..geliyorum.
---
Şampuan bitmeye yüz tuttuğunda, ya dibindekini kapağın ağzına getirmek zor olduğu için yenisi alırsın ya da dibindekini de kullanabilesin diye içine biraz su koyarsın. İşte bazı ilişkiler de böyle..
Yersiz bir benzetme mi oldu? Bence neden su eklediğini konuşalım.
---
Hakikaten her şeyin başı su..
Ama günün sonunda, zaman uykusuzluğa yenik düşerken -ki çok tatlıdır uykusuz hâlleri- susulacakları susamıyorsan söylenecekleri söylemelisin.
Masal anlatabilirsin. Böylece o da uyandığında -ki yeni uyanmış hâlinden daha tatlı bir hâlini görmedim- masal gibi gülümseyebilir, masal gibi bir öpücük kondurabilir dudaklarına. Sonuçta mutluluk böyle bir şey.
Ya da
Kulağa fısıldanan bir iyi geceler öpücüğü de nur topu gibi bir günaydın öpücüğüne gebe kalabilir -onun mutlu günaydınlarından bahsetmiştim sanırım, bir daha anlatayım mı?
Belki ikisi de.. En nihayetinde masallar mutlu sonla bitmeli;
..sonra prens camdan tabutun kapağını aralamış ve Pamuk Prensesin iki dudağının arasına akla geldikçe büyüyen bir öpücük fısıldamış. Pamuk Prenses gözlerini açmış. Onun hayata döndüğünü gören Yedi Cüceler dans etmeye başlamışlar.
ve Yakışıklı Prens, Pamuk Prensesi kucağına alıp ata bindirmiş.
ve gecenin içine doğru yol almışlar..
ve sonsuza kadar mutlu yaşamışlar..
ve iyi uykular..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder